Dinleme Günlüğü 3 / 29.Aralık.2009 - Salı
Biraz Kül Biraz Duman
Hayatı boyunca yedi kere intihara kalkıştığı söylenir Ümit Yaşar Oğuzcan'ın, yedisinde de başarısız olmuştur ya, o ayrı mesele! Oğlu Vedat ise bir kağıda "O öyle olmaz baba, böyle olur" diye yazıp henüz daha onyedi yaşında iken Galata Kulesinden kendini boşluğa bırakır. Şair acısını Galata Kulesi şiirine nakşeder nakşetmesine ama ete batan bir kıymık gibi hep orada kalacaktır bazen yoğun acısı bazen ince sızısı. Ayrıca Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın şiirini de oğlu Vedat için yazdığını söylerler şairin.
Bu hikayede beni vuran şey intihar değildir, babanın oğluna reva gördüğü, oğlun ise babasına yaptığıdır. O yüzden hep biraz mesafeli kalmışımdır Ümit Yaşar Oğuzcan'a ve şiirlerine. Zavallı yüreğim ile düşünmeye çalıştığım dönemlerime denk gelmiş olsa gerek bazen sevmediğimi bile söylerim onu. Oysa sıkı şairdir; öyle iyi şiirleri vardır ki, tek atışla insanı alnında vurur ya da bir şiirle kurşuna dizer insanı.
Ümit Yaşar Oğuzcan'ın şiiri Biraz Kül Biraz Duman, dört dizelik bir şiir, dört dize olmasına dört dize ancak anlattıklarıyla sanki bir romanın, bir hayatın kısa özeti. Öyle güzel bir müzik yapmış ki Avni Anıl şarkının söylendiği ortamda kalamıyorsunuz, alıp götürüyor sizi.
Biraz kül, biraz duman, o benim işte
Kerem misali yanan, o benim işte
İnanma gözlerine ben ben değilim
Beni sevdiğin zaman, o benim işte
Şarkı değil mübarek, zannedersin göğsüne kısacık sürede sayısız defa inip duran ucu sivri bir hançer ya da şarkı bir rüzgar sen ise zavallı kurumuş bir sonbahar yaprağı, nereye savurursa savursun seni, beğenmiyorsun yeni gittiğin yeri.
Ne zaman dinlesem hep yapmadığım, tamamlayamadığım bir şeyler varmış gibi geliyor bana; yani hep bir şeylerin eksikliğini kafama kakmıştır bu şarkı.
Lafı sakızlatmayayım.
Velhasıl; sessizliğin ortasında dinleyin de görün gününüzü.
Nevzat TEKİN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder